Satvet Lütfi Tozan, altmış yıldan uzun bir süre Türkiye’de ve dünyanın çeşitli ülkelerinde önemli siyasi roller oynayan, hakkında yazılmış bir çok kitap ve makale bulunmasına rağmen, anlatılacak daha çok şey bulunan incelemeye değer bir kişiliktir.
Satvet Lütfi Tozan, Osmanlı döneminden itibaren Türkiye’de Abdülhamit karşıtı girişimlerin içinde olmuş, hapis yatmış, ömür boyu hapse, zorunlu ikamete mahkûm olmuş, Padişah adına İngilizler ile temas etmiş, ekstrem uçlar arasına gidip, gelmiş bir kişidir.
Etkisi yalnızca Türkiye ile sınırlı kalmamıştır. İkinci Dünya savaşı sırasında faaliyetleriyle Yunanistan, Romanya ve kısmen Macaristan’ı etkilemiş, savaş sonrası Fransa’ya girişi yasaklanmıştır.
Tozan ticari ve sosyal ilişkileri dışında istihbarat bağlantılarıyla da gündeme gelmiştir. Gençliğinden itibaren Teşkilat-ı Mahsusa üyesi olan Tozan, Osmanlı zamanında İngiliz istihbarat ajanı olmuştur. Savaş sırasında Alman ajanlığı sorgulanmış, 1950 yılından sonra CIA emrine girmiş, 1960 Darbesi’nden sonra ise Sovyet ajanı olmaktan hakkında soruşturma açılmıştır.  
Bu sunumda ayrıca Tozan gibi Anadolu’da yetişmiş, fakirlikten büyük zenginliğe ulaşmış, uluslararası ilişkileri ve istihbarat bağlantılarıyla büyük güç sahibi olmuş, Zacharoff ve Bodosakis‘in Tozan ile kesişen yolları da kısaca anlatılmaktadır.

Mehmet SALTIK

Orta Doğu Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden mezun olduktan sonra  University of Wisconsin-Milwaukee İnşaat Mühendisliği Bölümü’nde master yaptı. Ardından, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Yöneylem ve Araştırma Bölümü’nde doktora derecesi aldı.
 
İnşaat sektöründe yurt içi ve yurt dışında çok sayıda projede yüklenici olarak ve profesyonel yönetici olarak çalıştı, danışmanlık ve öğretim üyeliği yaptı.
 
İngilizce, Almanca ve Rusça bilen Saltık, uzun yıllardır siyasi tarihle yoğun olarak ilgilenmekte. Özellikle İkinci Dünya Savaşı dönemi hakkında geniş kapsamlı araştırma ve arşiv çalışmaları bulunuyor. Bunlar dışında, ezoterik semboller ve mitoloji üzerine de Kuşdili Kılavuzu ve Tanrının Eşekleri adlı iki kitabı yayınlandı.

Mehmet Saltık’ın, Tarihçi Kitabevi’nden çıkan kitabı, ’38 ’48 SON BÜYÜK SAVAŞ’tır.

“1938-1948 insanlık adına dehşet dolu bir on yıl oldu; milyonlarca asker ve sivilin dünyanın dört bir yanında can verdiği, korkunç boyutlarda savaş suçlarının işlendiği, yeni silahların denendiği ve atom bombalarının patlatıldığı; aynı zamanda geri planda, istihbarat savaşlarının, çarpışan ideolojilerin, durmadan değişen hassas dengelerin yaşandığı bir on yıl oldu…”

“Bu cadı kazanının tam da ortasında yer alan Türkiye, kendisine yapılan toprak parçası tekliflerine kanmadan ve işgal tehditlerine boyun eğmeden, bir imkânsızı başararak, savaşa girmeden ayakta kaldı.”

Bu önemli araştırma kitabında, bu kapkara on yılın karmaşık hikâyesi çeşitli arşivlere dayanarak anlatılıyor...